Selam beyler. Sizlere asker de geçirdiğim harika maceramı anlatmak istiyorum. Üniversiteyi bitirdikten sonra sıra askerliğe gelmişti biraz isteksizdim ilkin. Fakat çok geçmeden bunun benim için bir fırsat olduğunu anladım. Askerlik işlemlerini yaptırmak için şubeye gittiğimde klasik evrak işlerini bitirdiğim de şimdi de muayne olman gerekiyor dediler. Bende muayne olacağım salona girdim. Bundan daha harika birşey olamazdı. Çünkü içerde yaklaşık yüz erkek vardı. Ve herkes külotlu idi. Hemen bende soyunup yanlarına gittim. Gözlerimi milletin külotlarından alamıyordum. Kimini siki kalkmış çadırı kurmuş kiminki kalkmaya niyetsiz kiminki ise külotun içinde ritmik hareketlerle kalkmaya çalışıyordu. Sırayla herkes işlemini yaptırıyorken bense askerliğin nekadar da gerekli olduğunu anlıyordum. İşlemlerim bitmiş ve birliğime katılacağım günü bekliyordum. Sonunda o gün geldi ve askerlik başladı. Yer mersindi. Cehennem gibi bir memleket ama bu benim için daha iyiydi. Geceleri koğuşta herkes üzerinde sadece donuyla yatıyordu. Bende bu düzene uydum. Bir gün sabah ki eğitimden döndüğümüzde koğuşa girdiğimde artık biriyle bu işi mutlaka yapmalıyım diye karar verdim. Üzerimdekileri çıkarıp havlumu sardım ve banyoya gittim. Kabinlerden birine girdiğimde yan kabindeki çocuğun yüzüne baka kaldım.Kabinler de sadece vücudumuz kapanıyordu ve yüzlerimizi görebiliyorduk. Benim ona baktığım gibi oda bana bakmaya devam ediyordu. Bu esnada hareketlerinden taşaklarını sabunladığını anladım ve birazdan da karşılıklı olarak otuzbir çekmeye başladık. Duştan sonra kantinde buluştuk. Ona otuzbir çekerken kimi düşündüğünü sordum. Oda bana sen söyle dedi. Bende kağıtlara yazıp birbrimize verelim dedim. İkimizin kağıdında da aynı şey `seni` yazıyordu. Hemen yerimizden kalkıp tuvaletteki boş tutulan odaya girdik. Üzerimizde sadece çoraplarımızı bırakacak şekilde soyunduk. Askerlik başlayalı beri vücudumuza ikimizde jilet değdirmemişizki ikimzinde kasıkları koltuk altları manyak kabarmıştı kıldan hele onun kasıklarındaki kıllar taşaklarını örtüyordu. Ayrıca onun götünün arası ve bacakları çok daha kıllıydı. İlk yalayışlarımda ilkin biraz tiksindim ama sonradan dudaklarımı hele taşaklarından alamıyordum. Benim vücudum daha kılsızdı ona göre ve oda benim göt deliğimden dilini alamıyordu. İkimizinde onüç aydan beri kızışan vücudu artık özgürdü. Deliklerimizi kayganlaştırmanın tek yolu birbirimizinkini yalamaktı. Bizde öyle yaptık. Bununlada yetinmeyip birbirimze oral sekste yapıyorduk. O sımsıcak dölü mersinin sıcağında boğazımı dahada yakıyordu. Sıra birbirimizi sikmeye gelmişti ve sonuç mükemmeldi. Birbirimizi domaltıp sikişiyorduk. İlkin o beni sikmek istedi bende kabul ettim. Hemen önüne eğildim. Alev gibi ısınmış siki deliğimin çevresini dokunduğunda deliğim yanmaya başlamıştı bile. Biraz zorladıktan sonra ilk önce başını sokmayı başardı. Tamamını sokup gidip gelmeye başladığımda deliye dönmüştüm. Deliğimi sımsıkı sıkıp yarağını iyice hissetmeye çalışıyorken onun dahada hızlanması tarifi imkansız bir zevk veriyordu bana. Anlatmak ne derece mümkün bilmiyorum ama elimden geldiği kadar o anları size aktardım. O günden sonra her fırsatta birbirimizi sikmeye devam ettik. Sizlerinde benimle paylaşmak istediği herşeye açığım. Ayrıca düzeyli bir cinsel ilişki arıyorum diyen herkesede açığım. Maillerinizi sabırsızlıkla bekliyorum. Hepinizi taşaklarından öpüyorum.Gönderen: Volkan Asteğmen
külotlu erkekler
